Amasya Masaj Salonu-Masöz Esra

Amasya Masaj Salonu-Masöz Esra

Amasya Masaj Salonu-Masöz Esra Misafir odası minik ve rahattır. Bu odayı çok farklı açılardan gördüm ama  en çok beğendiğim, kanepeden görünüşüdür. Cordelia orada, benim yanımda oturur, üzerinde masa örtüsünün varlıklı kıvrımlarla yayıldığı yuvarlak bir çay masası  durur  önümde.  Masanın üstünde çiçek biçiminde bir lamba durur; başlığını taşımak için dimdik  ayaktadır; bu başlığın üzerinde çok ince bir işçilikle kesilmiş kâğıttan bir abajur aşağı sarkar, o denli hafiftir ki bir an sabit durması imkansız. Lambanın biçimi bana Doğuyu, abajurun kıpırdanmaları da o bölgedeki hafif meltemleri anımsatır.

Yerde, bir tür ince ağaç çubuklardan dokunmuş, yabancı menşeli bulunduğunu hemen belli eden bir hasır halı vardır. Bazen lambayı manzaranın bir motifi haline getiriyorum. Lambanın çiçeği altında, Cordelia’yla birlikte yere yayılmış oturuyoruz. Himi zaman da hasır halı bir gemideki gemi zabiti kabininin düşünü uyandırır-büyük okyanusun ortasında seferdeyiz. Pencereden uzakta oturduğumuzda gökyüzünün engin ufuklarına bakıyoruz. Bu da yanılsamaya katılıyor. Sonrasında onun yanma oturduğumda bunlar, ölümün  gömüt   üzerinde   yürümesi şeklinde, gerçeğin üzerinde hızla süzülen bir resime dönüşür.

Amasya Masaj Salonu-Masöz Esra

Amasya Masaj Salonu-Masöz Esra Mekân daima, özellikle de anılar açısından çok önemlidir. Her erotik ilişki, gözünde tüm güzelliğini taşıyan bir resmi kolayca canlandırabilecek bir şekilde yaşanmalıdır. Bunu sağlamak için de mekâna  özel bir örutubet verilmelidir. Istediği mekânı bulamayan biri bunu elde etmeye çalışmalıdır. Cordelia ile aşkı için mekân muhteşem uymuş. Emilie’ciğimi anımsadığımda ne kadar farklı bir görüntü ve gene ne uyumlu bir mekân geliyor gözümün önüne! O kızı o ufak bahçeli ev dışında düşleyemiyorum, ya da onu anımsamak istediğim tek yer orası belki de. Hapılar açık dururdu. Evin önündeki ufak bir bahçe, görüşü engeller, ötelerde gözden kaybolan anayola yönelmeden önce bakışları üzerine çekerdi.

Emilie çok hoştu fakat Cordelia’dan daha önemsizdi. Mekân da buna katkıda bulunuyordu. Bakışlar yerde kalır. Sabırsızca hemencecik saldıramaz, o küçük bahçede kalırdı; yol ise, ötelerde duygusal bir şekilde kayboluyorsa da, tesiri, gücü, daha çok, bakan ferdin önündeki uzaklıklara kaydırmak, ve yine aynı uzaklıklara kaydırmak için o bahçeye döndürmekti. Daire zemin kattaydı. Cordelia’nın mekânında ön plan olmamalı, fakat ufkun sonsuz aşkınlığı olmalı. Cordelia yerde olmamalı, havada süzülmeli; yürümemeli,   uçmalı;   ama   öteye   beriye  değil, sonsuza dek ileriye doğru. Nişanlanan birisi nişanın tüm dolaplarına giriverir derhal.