Amasya Masaj Salonu

Amasya Masaj Salonu

Amasya Masaj Salonu Hepimiz bakire olmaktan çekinmem için bir niçin olmadığında fikir birliğine. Önceki maceralarımdan hiçbir iz kalmamıştı, gençliğim geçmişimin izlerini itinayla örtüyordu, be nedenle gerilmeme gerek yoktu. Bir süre sonrasında eşim dizginlenemeyecek kadar heyecanlanmıştı, çevik bir hareketle giysilerini çıkarmaya başladı.

Havasız odanın aşırı sıcağı, gürül gürül yanan ateş, sayısız mum ve hatta bu sahnelerin kavurucu alevi gömleğini de bir kenara atmasına niçin oldu, çözdüğü pantolonu da tüm varlığını göz önüne serince baş etmem gereken düşman, parlak kırmızı başıyla ortaya çıktı. O gerçek büyüklükteki aygıtlardandı, sahipleri nin genelde daha hantal, daha ölçüsüz olanların ki gibiydi. Beni sıkıca göğsüne bastırdı ve ayağa kalkarken anahtarını doğru kilide sokmaya niyetlendi, ben de ileri atılarak yardım edince bir anda başardı. Baldırlarımı çıplak kalçaları üzerinde kavuşturarak yuvaya giren her santimi bana çılgınca hissettiriyordu.

Amasya Masaj Salonu

Amasya Masaj Salonu Öyle ki zevkin doruğunda dans ediyor, utançtan olduğu kadar o anki duygularla da alev alev yanan yüzümü saçlarına ve kollarımı doladığım boynuna gömmüş şekilde bedenine yapışıyordum. Beni içimden çıkmadan yatağın çevresinde dolaştırdıktan sonra yatırdı ve zevki öğütmeye başladı. Gecenin tüm o etkileyici sahneleriyle öyle hazırlıklı ve eğilimliydik ki, düşle‐ rimiz bizi çabucak eritecek kadar kızgınlaşmıştı. Bundan dolayı ondan içime yayılan sıcak serpintiyi hisseder hissetmez, ben de uyum içinde ona katıldım. Yine de uyumumuzla övünmem için çok daha önemli bir nedenim vardı.

Sevgilim, içimdeki arzu ateşinin henüz tümüyle sönmediğini tersine ıslak kömürler şeklinde çiseleyen yağmurda daha da kızgın kavrulduğunu anlayarak duygularımı paylaştı ve tekrar çifte bir ateşle doldurduğu topunun o tatlı atışlarını sönmeyen bir şiddetle sürdürdü. Buna fazlasıyla memnun olarak hare‐ ketlerimi kavalyeme en elverişli ve zevkli gelecek şekilde uydurmaya çalıştım. Öpüşmeler, sıkışlar, hafifçe inlemeler, hepsi sahnedeydi. Ta ki hazları-mız daha azgın ve anaforlu bir fırtınaya tutulup da bizi şefkatli bir karmaşaya fırlatıncaya dek her şey aynı hızıyla devam etti. Böylece beraberce dalgalandırdığımız aşk denizinde savrulmaya başladık.